Kalite… Herkesin olduğu gibi herkesin kalite anlayışı farklı. Hiçbir kıstasa uymayan, hiç bir kalıba sığmayan anlayış. Kalite deyince benim aklıma ilk gelen kişilerin duruşları, dünya görüşleri, nasıl düşünüp ne tepkiler verdiği canlanıyor. Onedio testleri gibi 1 liralık su ile 25 liralık su arasında ki farktan bahsetmeyeceğim tabii ki ama ona benzer bir durum var iki insan koydunuz mu yan yana illa ki belli kıstaslar alıp birinin kaliteli diğerinin kalitesiz olduğu sonucuna varıyoruz. Bu kıstasların en başında biraz önce dediğim gibi insanın saygınlık verici duruşu, konuşması, ahlakı geliyor. Her ne kadar çok güzel giyinse de en kaliteli markaların takılarını saatlerini kolyelerini takım elbiselerini giyip en pahalı arabalara binse de bir insanda ahlak anlayışı yoksa yeter batsın o üstüne giydiği kalite kokan kıyafetleri. İçi çürümüş insanların bu dünya da yeri yok. Belki başkaları için olabilir ama benim için yok. Kaliteli yaşam deyince aklıma gelen diğer şeylerden bir tanesi kendini bilime sanata topluma adamış insanların varlığını sürdürmesi geliyor. Boş kimseye yararı olmayan şey kaliteli olsa ne olur ki? İnsanları bir yerden başka bir yere taşıyabilecek şeyler önemli.
Aslında biraz da biz kendimiz için neler yapabilirizlerden bahsedeyim. Kaliteli yaşamı herkes illa ki istiyor. Yaptığı iş güzel olsun beğenilsin istiyor. Fakat ucuz etin yahnisi nasıl yavansa yaptığınız işte de bir miktar para olsun bir miktar emek olsun vermezseniz maalesef güzel sonuçlar çıkmıyor. Bir bloger olduğunuzu düşünün şuan içinde olduğumuz gibi. Ben bu yazıya özenmesem baştan savma kelimelerle üç beş bir şey yazsam bu ne beğenilir ne okumaya değer görülür. Emeksiz ekmek olmuyor işte.Gönül ister daha da üstüne bir şeyler katabileyim kendimi geliştirebileyim. Umarım da öyle olur.
Kaliteli yaşamın en olmazsa olmazı sağlıktır. Hepimizin bildiği bir laf var önce sağlık. Hem fiziken hem ruhen sağlıklı olmalıyız. Strestten uzak durmaya çalışmak lazım. Yediğimiz yemeklerin, içtiğimiz içeceklerin sağlığımıza ne kadar yararı olur bunu tartmak lazım. Dışarıda eski 500 kere aynı yağda kızartılmış yiyecekleri yememek lazım mesela. Ya da vücudumuza hiçbir yararı olmayan şeyler yemememiz lazım.
Temiz olmalıyız. Her gün duş almalıyız. Hijyene özen göstermeliyiz. İş yerimizde evimizde arabamız da elimizde ne varsa tertip ve düzen sahibi olmalıyız. Kesinlikle planlı programlı olmalıyız. Uygun saatlerde uyuyup uygun saatlerde doğru zamanlarda uyuyup uyanırsak vücut daha dinç kalkar ve daha güzel bir gün geçiririz.
Sanattan yukarı da bahsetmiştim. Üretken olmalıyız. Üretmek hem bizim hem çevremiz için hem ülkemiz için çok önemlidir. Kalkınmanın temeli üretmektir.
Sürekli bir şeyler öğrenmeye çabalayın. Yeni şeyler ufkunuzu arttırır. Dünya ya bakışınız değişir. Düşünmediğiniz şeyleri düşünmeyi sağlar.
Her şeyin para olmadığını bilin. Parayı bir amaç değil araç olarak kullanın. Tekne mi alacaksınız güzel yapılmış malzemeden alın. Kedinize yemek mi alacaksınız minerali bol olandan vitamini bol olandan alın.
Diğer insanları tanıyın yeni yerler keşfedin. Yeni kültür tanıyın . İnsanların dertleri var mı dileyin. Kendinizi de dinlemeyi ihmal etmeyin.
kaynak:https://www.bestepebloggers.com/ne-icin-sanat/
kaynak : https://www.enteresan.com/modern-duslar-ve-dus-basliklari kaynak : http://eleganscadisi.com/hafif-seyahat-etmenin