Öldüren yalnızlık şair doğurur derlerdi, inanmaya başladım. Ölmek üzereyken içimde bir ateş yanmaya başlamıştı. Kendimi bütün gün bütün gece yazarken buldum.Eğer bir insan o yazdıklarımı okusaydı dünyanın çıkarları için kafama sıksa kimse kötü yapmışsın demezdi.Gerçi bana yapılan haksızca kötülükler için de bu geçerliydi, kimse dur la demedi kimseye.Heneyse, yine birgün en yakın hastahaneden kilometrelerce uzağım o gün için harbiden öleceğime eminim ve umrumda değil. Dünyaya son mesajlarımı göndermekle meşgulum, diablo sana hakkımı helal etmiyorum ibne üstüne zebani salıcam temalı konuşmalar kafamdan teker teker geçiyor. O an çok doğru gelen bişey yaptım ve o güne kadar yazdığım sayfalarca yazıyı bir anda yaktım. Gitti güzellim yazılar temalı üç beş şeyler zırvaladım ve ölüme uyudum.Tam kurtulucam diye sevinçliyim ki uyandım, hevesim kursağımda kalmıştı. O gün ölmeliydim bence haketmiştim, sonuna kadar.